image
  • info@optimaymm.com.tr
BİNEK OTOMOBİL GİDERLERİNDE KISITLAMA; FAALİYETLERİ ÇEŞİTLİ ŞEKİLLERDE İŞLETİLMESİ OLANLAR HARİÇ!




Vergi mevzuatımızda binek otomobillere ilişkin düzenleme ve kısıtlamalar yeni değil. İşletme için almış olduğunuz yeni binek otomobilin katma değer vergisini (faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç) KDV beyannamesinde indirim konusu yapamazsınız. KDV beyannamesinden indirim konusu yapamadığınız Katma Değer Vergisini, gelir veya kurumlar vergisi matrahından indirim yapmak suretiyle giderleştirmeniz mümkün. Ancak bu durumda bile binek otomobil alırken ödemiş olduğunuz, örneğin 100 birim KDV’nin kurumlar vergisi mükellefinde 22 birimlik kurumlar vergisinin az ödenmesine, geri kalan 78 birim KDV’nin ise şirkete net yük olarak kalmasına sebep olmaktadır. Eğer gelir vergisi mükellefi bir işletme veya serbest meslek erbabı iseniz, en üst vergi tavanına uygulanan vergi oranı yani 40 birim kadar vergi avantajınız olurken, 60 birim ödemiş olduğunuz KDV yük olarak kalacaktır.

Yine ticari veya mesleki faaliyetiniz ile ilgili kullanılan binek otomobillerin motorlu taşıtlar vergisini gelir veya kurumlar vergilerinin matrahından indirim konusu yapamazsınız.

Vergi Kanunlarında binek otomobillerine yönelik bu tür kısıtlamalar nedeniyle birçok vergi mükellefi binek otomobil kiralamasına yönelmişti. Kiralama şirketi tarafından aylık düzenlenen fatura bedelinin tamamı sınır olmaksızın giderleştirilirken bu tutar üzerinden hesaplanan KDV’nin tamamı da KDV beyannamesinde indirim konusu yapılabiliyordu.

7 Aralık 2019 tarih ve 30971 sayılı Resmi Gazetede “Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” yayımlandı.

İlgili Kanunun 13 ve 14. maddelerinde yapılan düzenlemeler ile ticari kazanç ile serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla vergi mükellefi olanların bu faaliyetlerinde kullandıkları binek otomobillerin;

- Kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 5.500.-TL’ye kadarı,
- İktisabında ödenen özel tüketim vergisi ile katma değer vergisi toplamının en fazla 115.000.-TL’ye kadarı,
- ÖTV ve KDV hariç iktisap bedeli 135.000.-TL (ÖTV ve KDV dahil 250.000.-TL) kısma ilişkin amortisman tutarı,
- Binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70 kadarı,
gider olarak dikkate alınacak.

Bu tutarların üzerindeki tutarlar gider olarak dikkate alınmayacak ve ayrıca bu aşan tutarlara ilişkin KDV’ler de KDV beyannamesinde indirim konusu yapılmayacak.

Tek istisna; faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç tutulmuş.

Faaliyet konularında kısmen veya tamamen binek otomobillerin kiralanması; kendi mülkiyetinde olan veya bir başka kişilerden kiraladığı binek otomobilleri kiraya veren işletmeler olarak anlaşılmakta. Bu tür işletmelerin son yıllarda yaygınlaştığı görülmekte. Genelde uzun süreli (iki veya üç yıllık) binek otomobil kiralama faaliyetleri ile uğraşan firmalar için bu kısıtlamalar söz konusu değil. Yani bu firmalar için binek otomobil kiralama faaliyetine mahsus bulunan binek otomobillerin bir başka kişi veya kurumdan kiralanmasında aylık 5.500.-TL’lik giderleştirme sınırı ile ilk iktisap halinde ise ÖTV’nin giderleştirilmesine ilişkin üst sınır uygulanmayacaktır.

Genel düzenlemeden muaflık sağlayan “Kısmen veya tamamen binek otomobillerin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesine olanların bu amaçla kullandıkları” ifade de yer alan kiralamaya ilişkin belirleme kolayca anlaşılmakta. Ancak “binek otomobillerin çeşitli şekillerde işletilmesi” ne ilişkin durumun her firma için ayrı değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Düzenleme ile binek otomobillere ilişkin keyfi uygulamaların olabileceği ve bu uygulamalar ile ortaya çıkan kiralama, ÖTV, KDV ve amortisman giderleri, bakım onarım, akaryakıt gibi giderlerin sınırlandırılması amaçlanmış olabilir. Bir başka deyişle binek otomobillerin faaliyet alanı dışında da kullanmaya müsait olduğu veya faaliyet ile ilgili olsa bile daha az giderlerle bu faaliyetlerin yürütülebileceği düşünülebilir. Bu şirket faaliyetleri ile ilgili olmakla birlikte genelde şirket yöneticileri veya ortakları tarafından kullanılan binek otomobilleri için ileri sürülebilir. Yapılan işin gereği binek otomobil kullanmak durumunda kalan işletmelerde kullanılan binek otomobillerin akaryakıt giderlerinin %70 gider olarak dikkate alırken, %30’unu Kanunen Kabul Edilmeyen Gider olarak dikkate almak işletmenin kazanmadığı tutar üzerinden fazladan vergi ödemesi anlamına gelir.

Bu husus neden bu kadar önemli?

Faaliyetlerin binek otomobillerin çeşitli şekillerde işletilmesi kapsamına girmenin faydası ne olacak?

Cevap; Faaliyetiniz binek otomobillerin çeşitli şekillerde işletilmesi kapsamında ise, binek otomobillerin kiralanmasında, ilk iktisabında ödenen ÖTV’nin gider olarak dikkate alınmasındaki üst sınır uygulamasına, amortisman hesaplayacağınız üst sınırlamaya ve binek otomobillere ilişkin giderlerin (akaryakıt, tamir, bakım, lastik, sigorta, kasko vs.) sadece %70’i kadarlık kısmının indirim konusu yapılmasına ilişkin sınırlama kapsamı dışında oluyorsunuz.

İşte bu nedenle binek otomobil kiralama faaliyetleri sınırlama kapsamı dışında tutulurken ayrıca binek otomobillerin çeşitli şekillerde işletenlerde kapsam dışında tutulmuştur. Aksi halde haksız bir uygulama olacaktı.

Faaliyetleri binek otomobillerin çeşitli şekillerde işletenler hangi işletmelerdir?

Vergi mevzuatında binek otomobilleri çeşitli şekillerde işletenleri tanımlayan veya sayan belirgin bir düzenleme yok. Katma Değer Vergisi Uygulama Genel Tebliğinde “…Bu çerçevede, taksi işletmecisi, sürücü kursu ve otomobil kiralama şirketi gibi işletmelerin faaliyetleri ile ilgili” ifadesi yer almaktadır. Kanunda geçen “binek otomobillerin çeşitli şekillerde işletilmesi” ifadesine söz konusu Genel Tebliğde yer alan ve binek otomobile bağlı olarak faaliyet gösteren işletmeleri almak gerekir. Verilen örneklerde yer alan taksi işletmeciliği, sürücü kursu gibi işletmelerin binek otomobilsiz yürütülmesi mümkün değildir. Genel Tebliğde bu örneklerden sonrada “gibi” ifadesi kullanılarak çeşitli işletme tanımına bir sınırlama getirilmemiştir.

Genel Tebliğde yer alan örneklere benzer durumlar çıkabilir. Örneğin yapılan işin veya çalışan personelin kullanacağı binek otomobil yaptığı işin bir parçası olan faaliyetler olabilir. Mühendislik firmalarının, çalıştırdığı mühendis veya teknik personelin ilgili bölgeye (ki bu çoğunlukla toplu ulaşımla gidilebilecek yerler değildir) ulaşması için binek otomobil yine olmazsa olmazlardan sayılabilir. Hatta bir kısım kamu alımları için yapılan ihale şartnamelerinde çalışacak teknik personel ile bu işler için kullanılacak binek otomobil şartları belirlenmektedir. Bu kapsamda yapılacak bir işin şartnamesi gereği satın alınan veya kiralanan binek araçlarına ilişkin amortisman ve ÖTV giderleştirmesine ilişkin sınırın altında kalınabilir. Ancak binek otomobillere ilişkin giderlerin yani başta akaryakıt, tamir, bakım, sigorta, lastik vs. giderlerin %30’unun vergi matrahından indirim konusu yapılmaması ve ayrıca indirim yapılmayarak KKEG olan bu tutarlara isabet eden KDV’nin de indirim konusu yapılmaması bu düzenlemeye aykırı olacaktır. Çünkü bu örnekte yer alan faaliyetin sürdürülmesi ve ihale edilen işin yürütülmesi için gereklidir.

Özetle söz konusu düzenlemeden önce sadece ilk iktisapta edilen binek otomobillerin KDV’sine ilişkin bir sınırlama getirilirken, bu sınırlama daha da artırılması nedeniyle bir kısım işletmelerde bu husus ilave gelir veya kurumlar vergisi yükü getirmekte. Bu yük ilk başta ÖTV ve KDV ile amortisman ve kiralama gider sınırlaması olarak başlamakta ve ancak daha sonrasında akaryakıt, tamir, bakım, sigorta, lastik vs. giderlerin %30’unun vergi matrahından indirim konusu yapılmaması şeklinde devam etmekte. Bu nedenle binek otomobil sayısı fazla olan işletmelerin kendi faaliyetlerini kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olup olmadığını açısından değerlendirmelerinde fayda bulunmakta.




İsmail KÖKBULUT


Yeminli Mali Müşavir